İçerisinde çok sayıda amino asit içeren bir veya birden fazla amino asit zincirinden oluşan makromolekül, protein, vücudun esansiyel yapı taşlarından biridir. Kas gelişiminden, hücrelerin etkili çalışmasına, kemik ve cilt sağlığına kadar vücudun birçok fonksiyonunun problemsiz bir şekilde çalışmasını sağlar. Dolayısı ile yetersiz protein alımı sağlığı olumsuz etkileyecek hastalıklara, kas kaybı, kemik erimesi, kilo alımı gibi problemlere yol açabilir.
Proteinin Vücut için Önemi
Kompleks bir yapıya sahip olan bu makromolekülün genellikle sporcuların kaslarını geliştirme ve büyütmesi için alması gereken bir besin olduğu düşünülür. Fakat protein sadece kas yapmak ile ilgili bir besin kesinlikle değildir, vücudumuzun birçok yapı taşını proteinler oluşturur.
Dolaşımın, dokuların, kasların, bağışıklık sisteminin işleyişinde hem vücudun kendi ürettiği hem de gıdadan aldığımız, 9’u esansiyel olmak üzere, proteinin yapı taşı olan 20 adet amino asit rol oynar. Protein alımı yani vücuttaki amino asit miktarı yetersiz kaldığında vücut hayatta kalmak için görevlerini yerine getirmekte zorlanır.
Ne kadar proteine ihtiyacımız var?
Peki ne kadar protein almalı? Bu sorunun cevabı tabii ki her insan için farklı. Protein ihtiyacı, yaş, cinsiyet, sağlık durumu, günlük aktivite miktarı gibi birçok etkene bağlı olarak değişir. Genel hesap, 0.8 gram x vücut ağırlığı (kg) olarak yapılır. Bu da kilogram başı yaklaşık 0.36 gram proteine denk gelir. Örneğin 60 kilo olan bir insanın günlük 48 gram protein alması gerekir.
Düzenli spor yapan biri ya da bir atlet için ise bu hesap daha farklıdır. Kaslarını daha fazla çalıştırdığı ve daha fazla da enerjiye ihtiyacı olduğu için vücut ağırlığı 1.2-2 gram ile çarpılarak günlük protein ihtiyacı hesaplanır. 60 kilo olan aynı insan her gün performanslı spor yapıyorsa yaklaşık 90 gram protein tüketiyor olmalıdır.
Herkes kendi vücut özelliklerine göre kendine özel protein ihtiyacını bir diyetisyen veya doktor yardımı ile bulabilir ve alması gerek protein miktarına bu sayede daha fazla özen gösterebilir.
Yeteri kadar protein almadığımız zaman ne olur?
Protein yetersizliği gerektiği protein almadığımız zaman olur. Bu durumda da fiziksel olarak zayıf ve yorgun hissetmenin yanı sıra bağışıklık sistemimizin düşmesine, saç ve tırnakların zayıflamasına kadar daha başka yan etkiler de hissederiz. Bu yan etkileri hissediyorsanız protein yetersizliğini doktorunuza danışarak basit bir kan testi ile albümin ve globülin seviyelerine bakarak da ölçtürebilirsiniz.
Gelelim proteini yeteri kadar almadığımızın 10 göstergesine…
Protein Eksikliğinin 10 Belirtisi
1. Protein Aşermek
Eğer yeteri kadar protein tüketmiyorsanız, kısa dönemde, vücut protein aşererek size bunu gösterebilir. Canınız bir anda kırmızı et ya da tavuklu bir sandviç çekebilir, kocaman bir kase mercimek yemeği yemek isteyebilirsiniz.
2. Şeker Aşermeleri
Proteinin sindirimi karbonhidratlardan daha yavaştır. Eğer öğünlerin çoğunu karbonhidratlar oluşturuyorsa ve yeteri kadar protein tüketmiyorsanız kan şekeriniz daha yüksek seviyelerde dolaşır, anlık iniş çıkışlara maruz kalır. Bu da daha fazla acıkmanıza ve kısır döngü gibi canınızın daha fazla karbonhidrat, basit şeker istemesine neden olur.
Bu durum uzun dönemde kilo alımı, devamlı uyku ve yorgunluk hali, uykusuzluk gibi birçok sorunda da yol açabilir.
3. Açlık
Protein vücudun açlık hormonu olan ghrelin seviyesini düşürür ve tokluk hissiyatı veren hormonların çalışmasına yardımcı olur. Yeteri kadar protein alınmadığında gün boyu iştah daha fazla olabilir, daha aç hisseder ve daha fazla yiyebilirsiniz.
4. Yorgunluk ve Halsizlik
Birçoğumuz için eğer yeteri kadar besin/kalori alıyorsak proteinsiz kalmak gün içindeki işlerimizle uğraşırken enerjisiz kalmamıza ve güçsüz hissetmemize yol açmaz. Fakat bu “proteinsizlik” bir alışkanlık haline gelir ve devam ederse vücut kaslarını parçalayarak, farkında olmadığımız içsel fonksiyonların devam edebilmesi için kasların içerisindeki proteini kullanmaya başlar. Bu da uzun vadede devamlı yorgun ve halsiz hissetmeye sebep olur. Vücut güçten düşer.
Halsizlik ve yorgunluk belirtilerini yetersiz protein alımının birincil somut göstergesi olarak düşünebilirsiniz. Yaşlandıkça da belirtiler daha çabuk kendini gösterir ve tedavisi daha da zorlaşır.
5. Kas Kaybı
Tabii ki, herkesin de bildiği gibi yeteri kadar protein almazsak kas kaybı yaşarız. Spor yapmıyorsak bile vücudumuzun birçok yerinde kaslardan oluşur ve beden ihtiyacı olan proteini bu kaslardan sağlamaya çalışırken mevcut ne kadar kas varsa kullanır. Daha önce de bahsettiğimiz gibi, hücrelerin yenilenmesi ve onarılması, birçok esansiyel enzimin ve hormonun salgılanması için amino asitler gerektiği için, vücut ne yapıp ne eder, proteini bir şekilde gerekli olan görev için karşılar.
6. Cilt, Saç ve Tırnak Sorunları
Indian Dermatology Online dergisindeki bir araştırmaya göre günlük ihtiyacın yarısı kadar protein tüketen kişilerde saç kaybı, akne, erken yaşlanma, tırnakta güçsüzlük gibi problemler meydana geldiği yazıyor. Çünkü protein sağlıklı bir saç, cilt ve tırnak için de olmazsa olmaz yapı taşı.
7. Zayıf bir Bağışıklık Sistemi, Yaraların Zor İyileşmesi
Protein bağışıklık sisteminin görevini yapması için de tüketilmesi zorunlu bir besin. Yeteri kadar protein almadığımız zaman uzun dönemde bağışıklık sistemi de zayıflar, dokuların ve hücrelerin kendini yenilemesi yavaşlar ve yaraların da iyileşmesi zorlaşır.
8. Güçsüz Kemikler
Proteinlerin tüm hücrelerimiz için önemli olduğunu ve kemiklerimizin de bu hücrelerden oluştuğunu hatırlatalım ☺ Yani yetersiz protein, kemiklerin zayıflamasına ve kalça kırığı gibi kemik kırıklarına neden olabilir.
9. Karaciğer Yağlanması
Karaciğer yağlanması karaciğerde yağ toplanması ve vücudun yağı doğru şekilde metabolize edememesi sonucu oluşur. Özellikle bebeklik ve çocukluk dönemindeki yetersiz beslenme ve yüksek protein yetersizliği sorunundan dolayı eğer doktora danışılmaz ise yaş ilerledikçe non-alkolik karaciğer yağlanmasına sebep olur.
10. Ödem
Protein yetersizliğinin bir nedeni de “edema” olarak da bilinen ödemdir. Şiddetli protein yetersizliğinden dolayı vücutta düşük albümin (kandaki protein) seviyeleri oluşur, bu da vücudun su tutmasına ve ayak, bacak, karın gibi bölgelerde dolayı şişkinliklere yol açar.
Saf Nutrition Ürünleri İle Protein Alımınızı Destekleyin
Saf Nutrition'ın benzersiz bitkisel protein içeren ürünleri, lezzetli ve sağlıklı bir seçenek sunarak protein ihtiyacınızı karşılamak için ideal bir tercih olabilir. Doğal ve sağlıklı protein kaynaklarıyla günlük beslenmenizi destekleyebilirsiniz. İşte lezzetli ve pratik alternatifler:
Bitkisel Protein Tozları
Saf Nutrition'un bitkisel protein tozları, günlük protein ihtiyacınızı karşılamak için ideal bir seçenektir. Kahvaltıda, smoothie içerisinde veya antrenman sonrasında kullanarak vücudunuzun ihtiyaç duyduğu proteini kolayca alabilirsiniz. Aynı zamanda fonksiyonel özelliklere sahip olan bitkisel protein tozlarımız arasından size en uygun olanı seçmek için tıklayın!
Peanut Chocolate High Protein Bar
Yüksek protein içeren bu çikolatalı yer fıstığı barı atıştırmak, hem lezzetli hem de besleyici bir seçenektir. Ara öğünlerde veya enerji ihtiyacınızı karşılamak için mükemmel bir alternatif.
Protein Cipsleri
Saf Nutrition'un protein cipsleri, atıştırmalık ihtiyaçlarınızı karşılamak için ideal bir tercihtir. Sağlıklı bir alternatif arayanlar için, protein cipsleri hem düşük kalorili hem de lezzetli bir seçenektir.
Bezelye Proteinli Vegan Köfte Karışımı
Pratik ve lezzetli bir alternatif arıyorsanız, Saf Nutrition'un bezelye proteinli vegan köfte karışımı tam size göre. Bu karışımı kullanarak doyurucu ve besleyici vegan köfteler yapabilir, öğle veya akşam yemeklerinizde keyifle tüketebilirsiniz.